Distopya özellikle devletlerin halkın özgür düşüncesi ve hayatı üzerinde kontrolü ele geçirdiği yönetim sitemlerini konu alan bakış açısıdır. Bu yönetim sisteminde sürekli bir otorite hakimdir ve totaliter bir baskı insan hayatının her noktasında kendini gösterir.
Bir önceki yazımızda bu tür konuları ele alan kitapları paylaşmıştık. Bu yazımızda da beyaz perdede bu konuyla ilgili kendini gösteren filmleri bir araya getirdik.
V for Vendetta (2005)
Terör olaylarında büyük kayıplar veren 2020 İngiltere’sinde çözüm baskıcı bir yönetimle sağlanmaya çalışılmaktadır. Film, ana karakteri V Remember, remember, the fifth of november! (Hatırla, 5 Kasımı hatırla!) sloganı ve gerçekleştirdiği eylemler ile halkı hareketlendirerek isyan hareketi başlatır.
Otomatik Portakal (1971)
Otomatik Portakal, Anthony Burgess’in aynı adlı yapıtından uyarlanan 1971 yapımı bir film. İngiltere’de iyi ve kötünün ayırt edilemez hale geldiği bir toplumda, başlarında Alex adlı bir gencin bulunduğu çetenin insanlara uyguladıkları şiddeti konu alır. Çete ile ayrılığa düşen Alex arkadaşları tarafından ihbar edildikten sonra polis tarafından yakalanır ve beyninin yıkanarak topluma kazandırılma metodu ve sonrasını anlatılır.
Platform (2019)
Goreng adlı ana karakter nasıl işlediğini bilmediği şuç yüzünden şartlı bir platforma girer. 333 katlı bu platformun ortasında bir boşluk bulunur ve boşluktan günde bir kez yemek inmektedir. Özenle hazırlanan bu yemekler yukarıdan aşağı indikçe azalır ve alt kattakilere gelene kadar hiç ulaşamaz. İzleyicide herkes doyacağı kadar yese herkese yeter hissi olsa da bu hiçbir zaman böyle olmaz.
Truman Show (1998)
Bir adada yaşayan Truman Burbank’ın bir işi, evi ve çok sevdiği karısı vardır. Truman haricinde bu hayatın herkes tarafından bir oyun olduğunu bilir. Truman’ın bu yaşamı aralıksız olarak 24 saat boyunca canlı olarak televizyonda yayınlanmaktadır.30 yaşına girdiğinde tüm gerçekleri öğrenmiş ve sonunda gerçek dünyaya ulaşmıştır.
Yedinci Hayat (2017)
2043 yılında insan nüfusunu doyurmak bir sorun haline gelmiştir. Bu nüfusu doyurmak için kullanılan doğası değiştirilmiş ürünler, ikizler, üçüzler, dördüzler hatta yedizlerin dünyaya gelmesine neden olmuştur. Yeni politikaya göre ailelerin tek bir çocuktan fazla çocuk sahibi olması yasaklanmıştır. Fazladan dünyaya gelen çocuklar paylaştırma sistemi adı verilen bir sistemle devletin öne sürdüğüne göre daha iyi bir gelecekte uyandırılmak üzere uyutulmaktadır. Karen Settman adında bir kadın yediz dünyaya getirir ve doğum sırasında hayatını yitirir. Film bu yedizin devlet kontrolünden saklanarak hayatta kalma çabasını konu alır.
THX 1138 (1971)
25. yüzyılda geçen bu filmde insanlar kod ve sayılarla tanımlanır ve yeraltında robot gibi yaşatılır. İnsanlara bir tür uyuşturucu verilerek kontrol altında tutulduğu filmde fabrika işçisi THX 1138 THX, ev arkadaşı LUH 3417 ile birlikte yaşamaktadır. Herhangi yakınlık yasaktır. İlaçlarını almamaya karar verdikleri noktada insan gibi hissetmeye başlarlar. Bu durumu öğrenen devlet sevgilileri hapse atar. Kaçmaya çalışan LUH ölür.
Dava (1962)
Banka memuru Josef K. bir sabah uyandığında karşısında polisleri bulur. Polisler, hakkında dava açıldığını, bu yüzden yargılanacağını söyleseler de Josef suçunun ne olduğu bile bilmemektedir. Film faşist diktatörlüklerin korkunç ve adaletsiz yapısının bir öngörüsü gibidir.
Azınlık Raporu (2002)
Dedektif John Anderton özel güçlere sahip kahinler ve teknolojinin yardımıyla cinayetleri işlenmeden fark eden özel birimin başına getirilir. Sistem bir gün cinayet suçlamasıyla onun peşine düşer. İnsanların kişisel özelliklerini otoritesini kabullendikleri bir devlet gücüne teslim etmesiyle film distopyasına önemli göndermeler yapılıyor.
Geleceğe Not
Her hafta yeni bölümlerle yayın yapan podcast kanalı.
Yazı Arşivi