Belli bir amaca yönelik, belli periyodlarda tekrarladığımız eylem ve davranışlarımızı rutin olarak adlandırabiliriz. “Sıradanlık, çeşitlilik göstermeyen” gibi olumsuz anlamlara sahip olsa da rutinlerin hayatımıza birçok önemli katkısı bulunuyor.

Kişisel temizliğimizi yapmak, ev için haftalık alış verişe çıkmak, ofise geldiğimizde ilk e-mail’leri kontrol etmek gibi zorunlu rutinlerimiz, zihnimizi yormadan bir sonraki adımda asıl yapmamız gereken işi planlayabilmemizi sağlıyor. Veya beyin enerjimizi, gerçekten kafa yormamız gereken üretkenlik amaçlı işlerde kullanmamıza olanak tanıyor.

Çevremizdeki başarılı ve örnek alınan insanların en önemli ortak özellikleri, belirli bir rutinleri olmasıdır. Erken uyanır, düzenli okumalar yapar, mutlaka sporun hayatlarında bir yeri vardır. Ve bunları hep belli saat dilimlerinde yaparlar. Bu kişilerin değişmez rutinlerinden biri de sabah kahvaltısıdır. Hem sağlıklı bir yaşam için hem de mutlu bir güne başlamak için bu öğüne önem verirler. Mutluluğun bir öğünle ilişkisini abartılı bulanlar olabilir ama Cemal Süreya’nın dediği gibi

Mark Zuckerberg, Jeff Bezos ve Elon Musk gibi ismini en çok duyduğumuz iş insanları her gün ciddi zaman ayırarak öğrenme amaçlı okumalar yaparlar. Hatta Bill Gates’in sadece kitap okuma amaçlı yılın belli bir döneminde bir haftalık inzivaya çekildiği, yıllık kitap okuma rutini vardır.

Yeni bir alışkanlık kazanma yolunda ilk adımı, kendimize hedef koyarak atabiliriz. Bu hedef sağlıklı beslenmek, sporu hayatımıza daha çok katmak olabilir. Bunları gerçekleştirmek için gerekli programı yaptıktan sonra tek yapmamız gereken tekrarlı bir şekilde o programa uymak olacaktır. Artık bu tekrarları hiç düşünmeden yapmaya başladığınızda alışkanlığa dönüşür, rutin haline gelir.

Bize olumlu anlamda katkı sağlayan rutinlerimiz olduğu gibi fayda sağlamayan hatta zarar veren rutinlerimiz de olabilir. Alışkanlık haline getirmek isteğimiz ya da hayatımızdan çıkarmak istediğimiz davranışlar olabilir. Yapılan araştırmalar bir rutini 21 gün boyunca aynı şekilde uyguladığımızda, söz konusu rutinin yaşamınızın bir parçası haline geldiğini söylüyor. Yani alışkanlık kazanmamız ya da o alışkanlığı terk etmemiz için 21 gün sabretmemiz yararımıza olacaktır.