Hepinizin bildiği üzere deniz salyası-müsilaj haberleri oldukça gündemde. Peki, bu durum deniz canlılarını nasıl etkiliyor? Bizim beslenme düzenimize etkisi neler olacak? Bazı uzmanlar ‘Organik bir oluşumdur, zehirli değildir’ derken, bazıları ise ‘Patojen oluşumu için uygun bir ortam olduğunu ve dikkat etmemiz gerektiğini’ ifade etmektedir.
Bu yazımızda; ‘Müsilaj neden oluştu?’ detaylarına girmeyeceğiz ancak etkilerini hepimizin bilmesinde yarar var. Deniz salyası dediğimiz yapışkan, sümüksü yapı; pek çok balık ve omurgasız deniz canlısının (mercan, midye, yengeç vb.) vücutlarını kaplayarak, solungaç ve delik gibi yapılarının tıkanmasına yol açar. Deniz tabanına gömülü yaşayan; karides, midye vb. türlerin ise açtıkları deliklerin kapanmasına neden olur. Bu nedenle canlılar yeterli solunum yapamayarak ölür. Ek olarak deniz tabanına yakın yaşayan bazı balık türleri ve ahtapotların da bu durumdan etkilendiği aşikârdır. Sadece bu canlılar değil, denizde yaşayan bitki ve alglerin, yaprak ve dallarının da yoğun müsilaj ile kaplanarak etkilendiği görülmektedir. Böylece denizdeki oksijen seviyesi hızla düşer.
Deniz salyası bulunan bölgelerde denize girmememiz konusunda uyaran uzmanlar, sıcaklığın artması ile birlikte patojen ortam oluşacağı için bu aralar midye, kalamar, ahtapot, yengeç yemememiz konusunda uyarmaktadır. Ek olarak su soğutmalı teknelerin motorlarına zarar veren bu yapıların, balıkçı ağlarına takılarak avlanmayı zorlaştırdığı belirtilmektedir. Biz de Mundo ekibi olarak çok sevdiğimiz deniz canlılarının bir an önce bu tehlikeden kurtulmasını diliyor ve bu dönemdeki tüketim kararını sizlere bırakıyoruz.
Sağlıkla geçen bir hafta olsun.
Geleceğe Not
Her hafta yeni bölümlerle yayın yapan podcast kanalı.
Yazı Arşivi