Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Van, yüzölçümü bakımından Türkiye’nin 6. Büyük ili. Van, Doğu Anadolu Bölgesi’nin Volkanik dağlarla kaplı çukur kesiminde bulunan Van Gölü’nün doğu kıyısına 5 km uzaklıkta çok az meyilli bir araziyi üzerine kurulmuş. Dünyanın en eski kentlerinden biri olan Van, M.Ö 5 binli yıllara uzanan bir tarihi geçmişe sahip. Bu sayede birçok farklı medeniyeti bünyesinde barındırmış ve içerisinde pek çok antik kalıntıya yer vermiştir. Tarihi güzelliklerinin yanı sıra doğal güzellikleri ile de adından söz ettirmeyi başaran şehri, daha yakından tanımak adına Van’da gezilecek yerler listesini okumaya devam etmelisiniz. 🙂
Kaç Günde Gezilir; Van gezinizi ortalama 2-3 gün içerisinde tamamlayabilirsiniz. Van’ı yaz aylarında gezmenin daha uygun olduğunu söyleyerek, kış aylarında da yoğun bir ziyaretçi ağırladığını eklemeliyiz.
Müze Kartı; Müzekart ve Müzekart adlı giriş kartlarıyla Van’da çoğu müzeye girebilirsiniz. Kültür Bakanlığı’na bağlı olan bu kartlar sayesinde indirimlerden yararlanabilir veya müze gezinizi ücretsiz olarak gerçekleştirebilirsiniz.
Ne Yenir; Van denilince akılla ilk önce Van kahvaltısı gelmektedir. Van kahvaltısının diğer kahvaltılardan ayıran bazı yiyecekleri sıralayalım: Murtuğa, otlu peynir, cacık, Van balı, yoğurt kaymağı, süt kaymağı, örme peynir, piyaz, bal-pekmez, ceviz reçeli, Kavut ve birçok lezzet… Aynı zamanda kahvaltıcılar sokağı bulunmakta, kahvaltı üzerine restoranlar olup sabah saatlerinden itibaren gün batımına kadar kahvaltı servisleri devam etmektedir, kahvaltı sevenler her öğün Van’da kahvaltı bulabilir.
Yemekler; Çiriş pilavı, Van balığı, Kurut aşı, Sengeser yemeği ve Kavut yer almaktadır.
Nereler Gezilir;
Van Kalesi; Van şehir merkezine 5 km uzaklıkta yer alan Van Kalesi, M.Ö 840-825 yılları arasında Urartu Kralı I. Sarduri tarafından yaptırılmıştır. Ulaşım için restorasyon çalışmaları sonucunda tırmanma merdivenleri eklenmiş ve böylece hiçbir zorluk yaşamadan kolayca ulaşım sağlanabiliyor. Kalenin içerisinde; Menua ve II. Sarduri kaya mezarları, Analı Kız Açık Hava Tapınağı, Madır (Sardur) Burcu, sur duvarları, sur duvar yatakları, I. Sarduri’ ye ait olduğu bilinen Asur dilince çivi yazılı kitabeler ve daha fazlası yer alıyor. Bir efsane; Bir rivayete göre Van Kalesi, Asur Kraliçesi Semiramis tarafından yaptırılmıştır. Koca bir ülkeye hükmeden kraliçe, dediğim dedik birisi olmasının yanı sıra çokta güzeldir. Gönlüne göre birini bulamayan kraliçe, bir gün bir sefer sırasında Ara adındaki hükümdara gönlünü kaptırır. Ancak o sırada savaş vardır ve Semiramis’in kuvvetleri tüm bölgeyi ele geçirerek hükümdarı da öldürürler. Bunu öğrenen kraliçe ise dönüş emrini verir. Daha sonraları ise, Van Gölü’nü çok beğenen kraliçenin dikkatini karşısındaki heybetli kaya çeker. Hükümdar Ara’nın anısına buraya bir kale inşa ettirmeye karar verir. Biraz zaman sonra buraya kale inşa edilir ve eteğine de “Şamrangerd” adını verdikleri şehir kurarlar. Ancak yıllar geçse de bu acıyı unutamayan kraliçe burayı terk eder ve Van adındaki bir komutana burayı bırakır. Şehrin bugünkü adının ise buradan geldiğine inanılır.
Van Kedisi Heykeli; Van’ın en önemli simgesinin, kuşkusuz Van kedisi olduğunu hepimiz biliyoruz. İşte buna ithafen kentin girişine, Van Kedisi Heykeli inşa edilmiştir. İranlı heykeltıraş Cafer Necibi tarafından 5.5 metre yükseklikte yapılan bu heykelin, özellikle halk tarafından fazlasıyla beğeni topladığını söyleyebiliriz. Bir gözü mavi bir gözü sarı ve boynunda nazar boncuğu olan Van Kedisinin, bir de hemen önünde yavrusu bulunmaktadır.
Akdamar Anıt Müzesi (Kilisesi); Burası neresi? Gevaş ilçesinde yer alan Akdamar Anıt Müzesi bir diğer adıyla d bilinen Akdamar Kilisesi, Ermeni Vaspurakan Kralı I. Gagik Ardsruni tarafından saray kilisesi olarak inşa edilmiştir. Her yıl yerli ve yabancı pek çok turistin akınına uğrayan bu müzeye, motor yolculuğu ile ulaşım sağlayabiliyorsunuz. Akdamar Adası üzerinde yer alan bu yer, harika bir manzaraya ve büyüleyici bir atmosfere sahiptir. Van merkeze 55 km mesafede yer alan Akdamar Anıt Müzesi, Van Gölü üzerinde konumlanan ikinci büyük kara parçası olma özelliği taşıyor. Bir efsane; Bir rivayete göre Akdamar’ da baş keşiş ve güzeller güzeli Tamara adında bir kızı yaşarmış. Adanın çevresindeki küçük köylerde çobanlık yapan genç ise birgün gönlünü Tamara’ya kaptırmış. Her gün Tamara’yı görmek için, gölde yüzerek kızın yanına gidermiş. Tamara da karanlığın arasında bir fener yakarak oğlanın kendisini rahatlıkla bulmasını beklermiş. Ancak durumu fark eden babası buna engel olmak istemiş ve bir akşam elinde fenerle dışarı çıkmış. Fenerin ışığını gören çoban, Tamara olduğunu düşünerek hemen kulaç atmaya başlamış ve sevgilinin yanına gitmeye çalışmış. Babası ise sabit bir noktada beklemeyerek, çobanı şaşırtmak istemiş. Oradan oraya giderek çobanın boş yere kulaç atmasını ve tüm gücünü kaybetmesini sağlamış. Çoban daha fazla yüzemeyeceğini anlamış ve kendini Van Gölünü’ nün sularına bırakmış. Hayatını kaybeden çobanın son sözü “AhTamara” olmuş. İşte bu efsaneye göre adanın ismi Ah Tamada’ dan türeyerek Ahtamara’ ya dönüşmüş ve sonrasında Akdamar olmuştur.
Van Kedisi (Kedi) Evi; Burası neresi? Van’ın sembolü olan Van kedilerini, Van’ da gezilecek yerler listesine eklemeli ve kesinlikle görmeden gitmemelisiniz. Beyaz rengi tüyleri ve bir gözü mavi diğer gözü yeşil olmasıyla dünyada ün salmış Van kedilerini bir de yakından görün derim!
Edremit Sahili; Burası neresi? Van merkeze oldukça yakın bir mesafede yer alan Edremit sahili sahil boyunca yan yana sıralanmış cafeleri ile herkesin beğenisini toplayacak bir yerdir. Çarşı merkezden kalkan dolmuş ve otobüslerle 15 dakikada ulaşım sağlayacağınız bu iskelede manzaranın keyfini sürecek ve adeta Ege sahilindeymiş gibi hissedeceksiniz, Etrafında yer alan restoranlardan birini tercih etmeli ve inci kefalini göl manzarasına karşı yemelisiniz, güneşin batışını da seyretmeyi unutmayın derim. 🙂 Bunların yanı sıra deniz bisikleti kiralayarak yine gölün keyfini çıkarabilir veya tekne turları yaparak güneşin batışını gölün ortasından seyredebilirsiniz.
Muradiye Şelalesi; Burası neresi? Muradiye ilçesine bağlı Karahan Köyü yakınlarında bulunan Muradiye Şelalesi, Van’ ın doğal güzellikleri arasında yer alıp, Van’ ın önemli turistlik mekânlarından biridir. Yaz aylarında serinlemek isteyenlerin bir numaralı adresi olan şelale, Van merkeze 80 km uzaklıkta yer alıyor. Ayrıca Tendürek Dağı’ ndan beslenen Bend-i Mahi Çayı üzerinde konumlanan şelale, ismini Osmanlı Padişahı IV. Murat’ tan almıştır. Yüksekliği 50 metre olan şelale, hem dinlenmek hem de eğlenmek için ideal noktalardan biridir. Bu sebeple yerli ve yabancı pek çok turist tarafından yoğun ilgi görülüyor. Neden gitmeliyim? Yemyeşil bitkileri ile çevrelenen Muradiye Şelalesi, sadece yaz aylarında değil, aynı zamanda kış aylarında da fazlasıyla talep görülüyor. Kış aylarında donan şelale büyüleyici bir görüntüye hakim oluyor. Sizlere her mevsim muhteşem bir manzara sunan şelalede, piknik ya da kamp yapabilirsiniz. Ayrıca şelaleye karşı konumlanmış birçok restorandan bir şeyler yiyip içebilirsiniz. Böylelikle hem yemeklerden karnınız doyar hem de manzaradan gözleriniz doyacak.
Akdamar Adası; Burası neresi? Van’ın en güzel yerlerinden biri olan Akdamar Adası, Van’ da gezilecek yerler listenizde kesinlikle olmalı. Adaya ulaşmak için öncesinde Van merkezden minibüse binecek ve 40 dakika sonra Gevaş ilçesine ulaşacaksınız. Sonrasında ise Gevaş’tan feribota binerek kolaylıkla bu adaya ulaşım sağlayacaksınız. Van gezinize görmeniz gereken yerlerin başında gelen Akdamar Adası, yemyeşil bir doğaya hakimdir. Deniz seviyesinden 1.912metre yükseklikte yer alan ada,80 metre yüksekliğe sahip sarp kayalıklarla çevrilidir. Kıyıdan uzaklığı 3 km olan ada, çevresinde Adır, Çarpanak ve Kuş adaları ile çevrilidir. Neden gitmeliyim? Van’ın en büyük ikinci adası olma özelliğini taşıyan adada, aynı zamanda bir Ermeni kilisesi bulunuyor. Zaten bu kiliseden ve yer hakkında anlatılan efsaneden aslında yukarıda bahsettim. Yüzölçümü 700bin metrekare olan adanın etrafında dolaşırken, hem yeşil hem de mavi bir arada yer aldığı ambiyansa bayılacaksınız. Dilerseniz kıyıdan bu suya girebilir ve serinleyebilirsiniz. Bunun dışında adadaki hediyelik eşya dükkânlarından sevdiklerinize ya da kendinizi şımartabilir ve küçük salaş bir mekânda bir şeyler yiyip içebilirsiniz.
Akdamar Adasıyla ilgili küçük bir anımdır; Gevaş ilçesine kadar gittikten sonra havanın birden bardaktan boşalırcasına yağmur yağması ve fırtına çıkması sonucu feribot severlerinin yapıldığı mekanda mahsur kalmıştık. 🙂 Bu nedenle Adaya gidemedik, hava durumuna bakmadan gitmeyin derim. 🙂
Ülkemizin çeşitli kültürünü, insanlarını, yemeklerini , doğasını, tarihini keşfetmeye gezip, görüp, tatmaya buradan başlamaya ne dersiniz? Şehrin keyfini çıkarın! Diğer yazılarım için beni takip etmeyi ve profilimi ziyaret etmeyi unutmayın.
Geleceğe Not
Her hafta yeni bölümlerle yayın yapan podcast kanalı.
Yazı Arşivi