Dilimizdeki kelime kökeni farsça olan perde, ilk olarak milattan önce eski mısır medeniyetinde görülmüş ve evirilerek bugünkü halini almıştır. Amaç belki ilk etapta örtmek veya mahremiyet sağlamak olsa da evlerin vazgeçilmez süsü, hatta belki tavrı diyebiliriz.
Tül perdeler, fon perdeler, güneşlikler, stor denilen plastik aksamlı perdeler ve bunların kendi içinde çeşitlenmesiyle oluşan yüzlerce çeşit kumaştan imal edilen pencere örtüsü mevcut. Her geçen yıl yeni keşifler, yeni dikim biçimleri bulunsa da aslında yıllar içinde aynı şekiller ufak değişikliklerle karşımıza tekrar tekrar çıkıyor. Hatırlarsınız belki doksanlı yıllarda düz tülün eteklerinde yaklaşık otuz santimetre enli güpür ile belli pile aralıklarıyla dikilmiş, pencere boyunda tüller vardı. Hatta bazıları kruvaze şekilde dikiliyordu. Sonraları tüllerin boyları uzadı tabanlara değmeye başladı ve uçlardaki güpür yok olup, dokunurken güpürlü üretilen tüllerle, pileli dikilmiş perdeler yerini aldı ve desen değişiklikleriyle pencerelerde çokça görülmeye devam ediyor.
Daha da geçmişe gidersek milli fon perdelerimiz vardı akşamları tülün üzerine çekilen, sabahları tekrar yanlara alınan, eminim gözünüzde canlanmıştır. Onlar neden ve ne ara yok oldu bir fikrim yok fakat desen farklılıklarıyla sadece tülün iki yanında arzı endam eden pileli versiyonları ile fon perdeler kullanımdalar hala. Örme tüller, fon perde bağlama ipleri, duvara bağlama aparatları, pek kullanılmayan farbelalar, rustik perde çubukları, katlamalı perdeler ile geniş bir dekorasyon aralığına sahip bu pencere örtülerinin sizce dekorasyonda kullanımı nasıldır?
Diyelim nordik bir ev hayaliniz var, pencerelerin açık olması taraftarı değilsiniz, o halde sizin pencereleriniz için bence en uygun olanı katlamalı fon perdeler. Mesela altuni avangard bir salon mobilyasına sahipsiniz, elbette perdeler de dekorasyona bir atıfta bulunmalı ve buradayım demeli, bu yüzden pencerelerinize sık pileli, yerleri süpüren tüller ve fon perdeler ile püsküllü bağlama aparatları yakışacaktır. Belki fon perdenin yanlarında da püskül deneyebilirsiniz. En genel ev stili olan İskandinav stilde, amaca binaen bir kullanım istiyorsanız düz dikilmiş tül ve perdeler kullanabilirsiniz, daha şık durmasını istiyorsanız belki rustiğe geçirebilirsiniz. Stor perde kullanımını pek sevmesem de yine amaca binaen kullanımını uygunu buluyorum. Butik kafelerin pencerelerinde görürüz bazen, yarıdan aşağı doğru rustiğe takılmış tüller kullanılır. Bu nostaljik görüntüyü seviyorsanız müstakil ev mutfaklarında kullanabilirsiniz.
Tabi ki pencere uygunluğu da tüm tasarımlar için mühim fakat küçük müdahalelerle istenen her tarzda pencere görüntüsü oluşturmak mümkün. Kumaş cinsi ve renk çeşidi yine mobilyaya göre tercih edilmeli. Örneğin bohem bir ev tasarımının pencerelerine keten tüller ve perdeler asılmalı, hatta belki makrome ya da örme tüller tercih edilebilir. Aslında pencereler geniş bir dekorasyon ritmi ve her göz kendi zevkini oluşturabilir. Değişmez bazı kısımlar olsa da özgür seçimlerle pencereleri konuşturmak mümkün, evin ahalisinin kelimeleriyle müthiş cümleler kurulması dileğimle. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere. Sevgilerle…
Geleceğe Not
Her hafta yeni bölümlerle yayın yapan podcast kanalı.
Yazı Arşivi